1 Çocuğun Dilinden Herkesin Okuması Gereken Bir Anlatım...

AsABi KaRTaL

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
27 Ağu 2008
Mesajlar
1,763
Tepki puanı
0
Puanları
0
Siteyi ziyaret et
“Anneciğim, hep sana seni ne kadar sevdiğimi, küçücük yüreğimdeki kocaman yerini anlatmak isterdim; ama başaramadım. Çünkü hiç anlamaya çalışmadın beni. Bir gün sana bahçeden çiçek topladım, bardağa koydum, sana getiriyordum ki, bardak birden bire elimden düştü, kırıldı. Çiçekle sana sevgimi anlatacaktım. Kırılan bardak için o kadar çok bağırdın ki bir daha kimseye çiçek vermemeye yemin ettim.
Anne, benim küçük yüreğimde herkesi sevecek kadar yer vardı. Ben herkesi çok seviyordum. Ama sen insanların hep kötü olduklarını, onlara güvenilmemesi gerektiğini söyledin. Ben de artık insanları sevmiyorum...
Anneciğim, bir türlü küçük kafam almıyor, bana başkasına vurmayı sen öğrettin. Ben doğduğumda vurmayı bilmiyordum ki, neden şimdi kardeşime vurmama kızıyorsun. Ben ona
vurunca elime vuruyorsun.
Anne, babamı hiç sevmiyor musun? Hep beni onunla korkutuyorsun, onu sevmemi istemiyor musun?
Ben bir şeyi bağırmadan istersem vermiyorsun. Bağırarak istersem veriyorsun, o yüzden ben de hep bağırarak, ağlayarak istiyorum. Hem de dediğini yapmak için bağırmanı bekliyorum. Biliyor musun seni bağırtmak hoşuma gidiyor. O zaman benimle ilgilendiğini düşünüyorum.
Anne sana güzel bir haberim var: Artık yemeklerimi yiyeceğim. Bir an önce büyümek istiyorum. Neden mi? Seninle konuşurken yukarılara bakmaktan bıktım. Artık boynum ağrıyor. Eğer büyümem daha çok sürecekse, neden sen çömelerek benimle konuşmuyorsun? O zaman kendimi daha iyi hissedeceğim. Konuşurken gözlerini görmek istiyorum. Gözlerinin derinliğinde sevildiğimi anlamak istiyorum.
Anneciğim neden o çok sevdiğin arkadaşlarının çocuklarına kendi eşyalarını vermiyorsun? Onlara oyuncaklarımı vermekten hoşlanmıyorum. Oyuncakları bana mı, yoksa arkadaşlarının çocuklarına mı aldın? Onlar kırınca kızmıyorsun, ben kırınca “Sende hiç insaf yok mu?” diye, beni cezalandırıyorsun. Artık ona da çözüm buldum, kırınca saklayacak, başkaları kırmış gibi, misafirler gelince sana göstereceğim.
Anne beni neden dinlemiyorsun? Benim çizgi film kahramanlarım, kırılan oyuncağım, kaybolan kalemim neden seni ilgilendirmiyor? Senin beni dinlemeni, onların benim için ne kadar önemli olduğunu anlamanı istiyorum. Sadece büyüklere ait şeyler mi önemlidir?
Anne, evdeki eşyaları, sehpayı, kül tablasını, televizyonu kıskanıyorum, onları kırmak, yok etmek istiyorum. Onlar olmazsa beni daha çok seveceğini düşünüyorum. Hem de rahatça, onları kırma korkusu olmadan evin içinde koşup oynayabileceğim. Onları temizlemek için ayırdığın vakti bana ayırmıyorsun. Demek ki onları benden daha çok seviyorsun.
Anneciğim evde oynamaktan bıktım. Dışarılarda koşup oynamak, minik su birikintilerine ayaklarımı sokmak, dökerek pasta yemek, elimle makarna yemek, ayranı üstüme dökmek istiyorum.
Anne ben yaşamak istiyorum. ‘Yapma’ların, ‘etme’lerin olmadığı, sevginin çok olduğu, annelerin çocuklarını anladığı bir yer istiyorum. Çok büyük değil, yüreğim kadar bir yer istiyorum. O yeri bulmak için buradan gitmek istiyorum. Belki bir kuşun kanadında, belki bir çiçeğin yaprağında belki de
Bir Balığın Akvaryumunda''

 

fikret_sahin

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
11 Ocak 2008
Mesajlar
546
Tepki puanı
0
Puanları
0
Siteyi ziyaret et
Anlamli bir yazi, maalesef gunumuzde bu sekilde buyuyen cocuk sayisi cok fazla.
ailelerin cok bilincli ve dikkatli olmasi gerekiyor.
 

start19

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
19 May 2008
Mesajlar
373
Tepki puanı
0
Puanları
0
Siteyi ziyaret et
Günümüz çocukları hep büyükleri kendi yaptıklarından dolayı suçlar,bu bir yere kadar doğru olabilir ama ,erğenliğe erişmiş bir çocuğun hala ailesini suçlaması,sorumluluklarının bilincinde olmaması,hala anne babasının himayesinde olması kabul edilir bir davranış değildir.Yeni doğmuş bir hayvanı dahi annesi belli bir safhaya kadar besliyor himayesi altına alıyor,bu safha bitince derhal yanından uzaklaştırıyor ki kendine yetsin diye....
 

MERKEZ

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
13 Şub 2009
Mesajlar
2,260
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Siteyi ziyaret et
Çok büyük konuşuyorum Türkiyedeki ailelerin %80 ni belkide daha fazlası çocuk yetiştiremiyor. Tahmin ediyorum bunu yazan küçük bir çocuk değil ama bu durumdaki çocukarın halini anlatmkata yeterli yazı olmuş. Şimdiki aileler çocuklarına ya bu şekilde davranıyor yada aşırı ilgi ile aşırı şımartıyor çocuk büyüdüğünde karaktersiz şımarık kendi ayakları üzerende duramıyacak biri oluyor. Bu tip çocuk yetiştiremiyecek yetersiz ailelerin bebek yapmalarına karşıyım.
Bu yazıda sanki çocuk sevgisizlik ve ilgisizlikten ilgi ve sevgi bulabileceği yer aramak için kendisini öldürebilir gibime geldi geldi öldürmese bile düzgün çocukluk geçirmediği için düzgün bir birey olası zor. Aman çocuğum üzülmesin diye çok şımartılanlar ise kendi ayakları üzerinde durmakta zorlanıyor etrafımda şımarık işsiz çok tanıdığım var hatta askede intahar eden aşırı şımarık zengin çocuğu tanıdıklarımda var.
 
Üst