Kezzap

_SeRcAn_

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
23 Eki 2007
Mesajlar
1,532
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
33
Siteyi ziyaret et
ortalığa karıştırmak isteyenler amacına ulaşıyorlar basında bunun tuzu biberii...
 

astracı

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
4 Mar 2007
Mesajlar
1,175
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Siteyi ziyaret et
ortalığa karıştırmak isteyenler amacına ulaşıyorlar basında bunun tuzu biberii...

Doğru söze ne denir.Allah ortalığı karıştırmak isteyenlere fırsat vermesin.
 

alpago

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
25 Eyl 2006
Mesajlar
370
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
www.muayyer.com
50 değil 100 yıl bile bekletirler abicim. Yalnız bunun suçlusu yalnız onlar değil. Geçmişter bizi hepten uyutmuşlar. Biz eskiden bizi almıyorlar zannediyorduk. Daha doğrusu bize öyle söylenmişti.
Kazın ayağı öyle değilmiş. Şimdi avrupa birliği Türkiye'ye bir ödev listesi veriyor. Bu listede tamamlaması gereken adımlar var.
Avrupa birliğine uymayan yasalar, insan hakları, enflasyon, ekonomi vs.vs.
ve süre veriyor. Bu süre sonunda yapılanlara bakacağım diyor.
Türkiye geçmişte yani bu 50 yıl içinde ne yapıyor? Kocaman bir sıfır. Hiç bir ilerleme ve gelişme yok. Bunun üzerine Ab yeni bir süre veriyor. Sonra ne oluyor? Yine hiç bir şey yok.
Geçmişte ülkeyi kim yönetiyordu? Milli güvenlik kurulu. Bu kurul kimlerden oluşuyordu? Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar,genel kurmay başkanı ve kuvvet komutanları. Milli güvenlik kurulu tavsiye niteliğinde kararlar alır. Bu tavsiyelerden bugüne kadar yapılmayanı var mı? yok.
Sen bir ab ülkesi olsan, askeri bir yönetime sahip ülkeyi arana alır mıydın?
Dünyanın hangi demokratik ülkesi askeri bir kurul tarafından yönetiliyordu? hiç.
Biz zannediyorduk ki islam ülkesi, Türk olduğumuz için falan. Bizi hep uyutmuşlar.
Geçmişte Almanya (Kohl) ve Fransanın (Chirac) gibi büyük ülkelerin başkanları Türkiye'nin üyeliğini hep desteklemişlerdir.
Türkiye verilen ödevleri yapmaya başladı. Tabi bu zaman alıyor. Milli güvenlik kurulu artık tamamen sivil ve etkisiz.
Türkiye ödevlerini yapıp da birliğe girmeye yaklaşınca başta Almanya ve Fransa olmak üzere kıvırmaya başladılar. Referandum yaparız falan.
Oysa geçmişte hiç referandum, imtiyazlı ortaklık lafları yoktu.
Şuanda Türkiye'yi yine almazlar. Niye?
Halen Darbe riski var. Hükümeti beğenmeyenlerin ilk lafı yada iması ordu göreve. Oysa en kötü ülke yönetimi bile darbeden iyidir.
Hükümetler gelir geçer. Bir sonraki seçimde daha iyi olacağın birine oy verirsin . Ama işi darbe ile kesip atmazsın.
Üstelik bu darbe çığırtkanlığının rektörler tarafından da yapılıyor olması çok çok vahim.
Bu risk tamamen ortadan kalktığı zaman, kanunlarımız ab ile daha uyumlu olduğu zaman, ekonomimiz daha da düzeldiği zaman geriye mazeretleri kalmayacak.
Bu durumda ya birlik amacını aştığı için dağılacak yada Türkiye'yi almak zorunda kalacaklar.
Başbakan bu yüzden şimdiden uyarıyor ve maç oynanırken kural değişmez, imtiyazlı ortaklık teklifi çok çirkin ifadelerini kullanıyor.
Ab eskiden rahattı. Zaten Türkiye ödevlerini yapmadığı için alım şartları otomatikman oluşmoyurdu. Şimdi işler değişti.
Kişi başına düşen milli gelirde birçok ab üyesini yakaladık, bazılarını geçtik.
Kişi başına düşen milli gelir, ab seviyesinde veya daha üstünde olursa, serbest dolaşımda avrupaya akın da olmayacaktır.
Türkiye'de kazandığınızla ab aynı ise, niye oralara gidesiniz ki?
Kısacası, geçmişteki hükümetler ab ye girme yolunda hepimizi aldatmışlar. Bu kesin.
 

alpago

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
25 Eyl 2006
Mesajlar
370
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
www.muayyer.com
Bunların çoğu bizim hatalarımızdan kaynaklanıyor. Tabi Ab de bizi almakta pek istekli değil. Bunun nedeni de çok mantıklı. Türkiye büyük bir ülke. Ab de oy potansiyeli ülke büyüklüğüne göre.Yani ülke nekadar büyükse ab kararlarında o kadar söz sahibi oluyor. Büyük ülkeler fransa, almanya,ingiltere ve Türkiye. Yunanistan bizim nüfusun dörtte biri kadar. Türkiye'nin ortaklığı, birliğe büyük ve söz sahibi bir ortak almak demektir.
Şimdi siz dört samimi arkadaş bir iş kurdunuz, işler de tıkırında. İşleri büyükmek istiyorsunuz. Bir kaç kişiyi daha %1, %2 gibi hisselerle ortak yaptınız ve kendinize bağladınız. Biri de size ben de ortak olayım diyor. Bu ortak zengin. Ortak olursa hissesi sizinki ile aynı olacak. Yani sen ne adar söz sahibi isen o da o kadar söz sahibi olacak. Böyle bir müracaatta sen ne yapardın? Ben olsam 50 kere düşünürdür. Çok çeşitli şartlar öner sürerdim. Küçük ortaklara yapmadığım zorlukları çıkarırdım. Kısacası işi yokuşa sürerdim. Doğru mu?
Nasıl razı olurum böyle bir ortağa? Bana olumlu katkısından, bana zarar gelmeyeceğinden, ortaklık şartlarından emin olduğum zaman.
Geçmişte bilmem kaç kere darbe görmüş sicili bozuk bir ülkeyi almak kolay değil. Biraz empati ile onları da anlamaya çalışalım.
Ödevlerimizi yapalım, ondan sonra mazeretleri zaten kalmayacak.
Herşey güzel vatanımız için. Ülkemizin geleceğini çok parlak görüyorum.
En büyük Türk, bu vatana en çok hizmeti dokunandır. Ülkemiz adına olumlu işler yapanlardan, ülkemiz ve gelecek nesillerimiz için çırpınanlardan Allah razı olsun diyorum.
 

alpago

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
25 Eyl 2006
Mesajlar
370
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
www.muayyer.com
Daha adam yakalanmadan ne yaygaralar kopardı baza gazeleteler. adeta ülkemizde kaos olması için çalışıyorlar. Kaos olsa fındık kıracaklar. Bu millet çok çekti. Rahat bırakın,insanlar biraz rahat nefes alsın. Kargaşa, çatışma,kaos ne o öyle? İnsanın içi kararıyor.
Basit ve aslı astarı olmayan mevzuları günlerce yazan bu gazelere hiç dikkat ettiniz mi?
Ülkemizi hep karıştıran şu çetelerle ilgili neden haber yapmıyorlar? Adeta unutulsun diye uyduruk şeyleri manşet yapıyorlar.
Bu gazetelerde sauna,atabeyler,susurluk,ergenekon daha adı aklıma gelmeyen bir sürü karın ağrısı çetelerle ilgili niye hiç haber yok?
Bu adamlar yalan haber yazıp milleti kandırdıktan sonra, gerçek olayın öyle olmadığı ortaya çıkınca renkleri kızarıyor mu çok merak ediyorum?
Sizi bilmem ama ben artık yazılan her habere hemen inanmıyorum. Bir hafta bekliyorum, suyu çıkıyor ondan sonra...
 
Üst